Akşam Gazetesi'nden Çiğdem Toker'e konuşan BDP eski Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş'ın mesajı çok net: Eğer bu olay bize tek bir oy getirecekse, haram olsun!
Kastamonu Valisi, Başbakanlık konvoyuna düzenlenen pusuyu, PKK'nın üstlendiğini açıkladığı sırada Diyarbakır'daki Demirtaş, telefondaydı. Seçime 35 gün kala gerçekleşen saldırıyı nasıl değerlendirdiğini soruyordum. İlk cümlesi şehit polis memuru Recep Şahin için: 'Siyasi sonuçlarından önce insani sonuçları var. Bu kayıp, bütün Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının ortak acısıdır' oldu.
l Siyasi olarak?
-Siyaset çözüm bulamadığı için bu ölümler gerçekleşiyor. Silahlı güçlerine eylem yapmama talimatı vermiş bir örgüt düşünün. Dağdaki insanlar, bir çözüm olacak, biz de dağdan ineceğiz diye aylardır bekliyor. Ve hiçbir eylem hazırlığı olmayan insanlar, aranıp bulunup sığınağında öldürülüyor Seçime bu kadar az kala, neden 25 PKK'lı öldürülür?
l Bu olayın BDP'ye yaradığı yorumları?
-Yaramak mı? Biz burada seçim çalışmasına başlayamadık bile. Büro tutamadık. Adaylar kampanya yapamıyor.
l Neden?
-Son bir ay içinde 1000 kişi gözaltına alındı. 250'den fazla tutuklama var. Bu kişilerin çoğu bizim parti örgütünün aktif kadroları. Seçim çalışması yürüteceğimiz arkadaşlar. Ellerinden geleni yapıyorlar yani.
l Kim elinden geleni yapıyor?
-Polis. Emniyet hükümete bağlı olduğuna göre biz bunu hükümetten bağımsız düşünemeyiz.
l Yani hükümet seçime katılmanızı engelliyor mu demek istiyorsunuz?
Bakın insanlar ısrarla burayı anlayamıyor. Sanki burası çok uzaklarda; sanki Diyarbakır, Afganistan'da Tora Bora dağlarının arkasında bir yer. Dün burada dört cenaze vardı. 150 bin kişi katıldı. Dört Diyarbakırlı Tunceli'de öldürülüyor. Cenazeleri gönderiliyor. Ve gözü oyulmuş, kolu kopuk. Yüzlerce esnaf kepenk kapattı. Ve altını çiziyorum. Ortada bir tehdit yokken kapatıldı bu dükkanlar. Diyarbakır, AKP'ye yüzde 30-35 oy çıkmış bir yerdir. Artık onlar bile isyan halinde. İnsanlar seçime girip girmemeyi tartışıyor.
l Evet DTK toplantısında boykot tartışması haberleri geliyor?
-Doğru tartışılıyor. Ama biz bu sorumluluğu alamayız. Allah korusun, biz çekilirsek, gelin oy kullanın diye yalvarıp yakarsak bile seçimler tehlikeye girer. Tek istediğimiz, kestirmeci bakış yerine buraların anlaşılması.
l Anlaşılmıyor mu?
-Sizce anlaşılıyor mu? Bu ülkenin batısında başka doğusunda başka bir tansiyon yok mu?. Varsa yoksa, çocuklar polise niye taş atıyor. E öfke olmasa atılır mı? Önce bu öfke görülmeli, anlaşılmalı. Kimse 'bu gelirilim hükümetten bağımsız tırmanıyor' demesin lütfen.
l İki yıl önce büyük umutla başlayan Demokratik Açılım bugün niye bu noktaya geldi sizce?
-Demek ki başından bu yana gerçek, samimi bir çözüm iradesi, inancı yoktu. Oysa barış süreçleri kolay süreçler değildir. Kararlılık, fedakar devlet adamlığı ve mangal gibi yürek ister.
l Ama Sayın Başbakan Kürt sorununun bittiğini söylüyor?
-Peki. Eğer öyleyse, Sayın Başbakan, dağdakileri nasıl çılgın bir projeyle indirecek?
l YSK kararının ardından çıkan olaylarda bir kişinin ölümü üzerine, olay yerine hareket etmeniz nedeniyle Sayın Cumhurbaşkanı'yla görüşmenizi iptal etmiştiniz. Görüşmenin yapılma ihtimali var mı?
-Sayın Cumhurbaşkanı arzu ederlerse elbette.